Günümüzde aşkın ve ilişkilerin ne kadar karmaşık olabileceğine dair bir başka acı örnek, genç bir kadının trajik ölümü ile gün yüzüne çıktı. Ayrılık krizinin şiddete dönüştüğü bu olay, hem sosyal medyada hem de basında büyük yankı uyandırdı. Olay, "Beni kurtarın" mesajı ile başlayan bir kabusun sona ermesi olarak kayıtlara geçti. Olayın ardındaki detaylar ise tüm ülkeyi sarsacak cinsten.
Genç kadın, Sabina Y., ilişkisi boyunca yaşadığı sorunları sosyal medya üzerinden paylaşıyor ve sık sık sevgilisiyle yaşadığı tartışmaları takipçileriyle paylaşıyordu. Ayrılık kararı aldıktan sonra sevgilisiyle yaptığı görüşmeler daha da gerginleşti. Son olarak, ayrılma kararı üzerine çıktıkları bir tartışmanın ardından, genç kadından gelen "Beni kurtarın" mesajı herkesin yüreğini parçaladı. Bu mesajın ardından pek çok kişi, yaşananlarının ciddiyetini ve acısını hissetti. Sosyal medya, olayın duyulmasının ardından büyük bir destek kampanyasına sahne oldu; ancak maalesef bu, genç kadının hayatını kurtaramadı.
Sabina Y.'nin, ayrılık sonrası sevgilisi tarafından tehdit edildiği ve sonrasında bırakmak isteği ilişkideki erkek arkadaşının aşırı kıskançlık yaptığı da öğrenildi. Genç kadın, bu dönemde yaşadığı psikolojik baskıdan bahsetmekten çekinmiyordu. "Artık dayanamayacak noktaya geldim, beni kurtarın" mesajıyla birlikte tanıdıklarının endişelerini arttırdı. Ancak bu korkunç mesajdan çok geçmeden gelen haber, herkesin tüylerini ürpertti. Sabina, ayrılma kararı sonrası sevgilisinin elinde yaşamını yitirdi.
Olayın basına yansıması, sosyal medya üzerinden de geniş bir etki yarattı. #KadınaŞiddeteHayır hashtag’i altında birçok kullanıcı, genç kadının yaşamına son verilen ilişkisi ile ilgili düşüncelerini ve kaygılarını paylaştı. Gencin arkadaşları, onun yaşadıkları karşısında kayıtsız kalmadıklarını göstererek, adalet talep ettikleri mesajlar yayınladılar. Sabina’nın son anlarındaki çaresizliği, sosyal medyada kadın cinayetlerine ve ayrılık nedeniyle şiddet uygulayan erkeklere dair farkındalık yaratmak için bir fırsat oldu.
Psikolojik şiddet ve ilişkilerde yaşanan olumsuzlukların toplumsal bir problem olduğunu gösteren bu olay, özellikle genç nesil üzerinde büyük bir etki yarattı. Kadınların maruz kaldıkları şiddet ve taciz konularının ciddiyeti bir kez daha gözler önüne serildi. Birçok aktivist, bu tür olayların sona ermesi için toplumda daha fazla bilinçlenme ve eğitim çağrısında bulundu. Sabina'nın hikayesi, daha fazla kadın cinayetinin yaşanmaması adına bir uyarı niteliği taşıyor.
Yaşanan bu korkunç olay, kadınların maruz kaldıkları şiddet karşısında susmaması gerektiği gerçeğini bir kez daha hatırlatıyor. Ayrılık krizleri ve ilişkilerde yaşanan bu tür şiddet eylemleri, artık daha fazla konuşulmalı, toplumda farkındalığın artırılması için adımlar atılmalı. Sabina'nın hayatı sona ermiş olsa da, onun hikayesi kadınların yaşamları üzerinde bir değişim yaratma potansiyeline sahip. Adaletin yerini bulabilmesi için, bu tür durumların daha fazla gündeme getirilmesi zaruridir.
Sonuç olarak, Sabina Y.’nin trajik ölümü, kadın cinayetleri ve şiddet mağdurları adına bir kez daha tartışmaların alevlenmesine neden oldu. Herkesin yaşadığı korku ve kaygının ardından, bu olayın takipçisi olmak, sadece sosyal medya kullanıcılarının değil, herkesin sorumluluğudur. Yalnızca bireysel düzeyde değil, toplumsal bazda da gerekli önlemlerin alınması şart. Kadınların hakkını savunmak adına atılacak her adım, bu trajik hikayelerin bir daha yaşanmaması için bir umut kaynağı olacaktır.